Ramazan ayının Müslümanlar arasında ayrı bir yeri ve anlamı
olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Ancak Müslüman Türk toplumunun
hayatında ramazan ayının ayrı bir yeri olduğu yaşam biçiminden ve hayatında yapmış olduğu değişik tarzlardan anlaşılmaktadır. Çocukluk yaşlarından beri ramazan aylarında hazırlanan özel karşılama ve uğurlamaları bizzat yaşayan bir Türk olarak bilmeyenimiz yoktur. Bir ayeti kerimede “Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delili olarak Kur’an’ın indirildiği aydır.” (Bakara:185) bildirilmiştir.
hayatında ramazan ayının ayrı bir yeri olduğu yaşam biçiminden ve hayatında yapmış olduğu değişik tarzlardan anlaşılmaktadır. Çocukluk yaşlarından beri ramazan aylarında hazırlanan özel karşılama ve uğurlamaları bizzat yaşayan bir Türk olarak bilmeyenimiz yoktur. Bir ayeti kerimede “Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delili olarak Kur’an’ın indirildiği aydır.” (Bakara:185) bildirilmiştir.
Ramazan ayının hikmetleri ve
güzelliklerini insanlara verilen bir lütuf ve ihsan olarak gören Türk toplumu
her sene yapılan yorumlar ile bunları süslemektedir. Mesela ramazan ayının çok
sevildiği için her sene başlarında ve girişlerinde on gün önce geldiğini BİLİYOR MUYDUNUZ?
- Kur’anı Kerim Ramazan ayında inmiştir.
- Bin aydan daha hayırlı olan Kadir Gecesi Bu ayda gizlidir.
- Oruç ramazan ayında Müslümanlara farz kılınmıştır.
- Ramazan ayında Cehennem kapıları kapanır. Cennet kapısı açılır.
PEYGAMBERİMİZİN
(sav) RAMAZAN HAKKINDA BUYURDUKLARI
- “Bu ayda kim bir hayır işlerse, başka zamanlara bir farzı yerine getiren kimse gibi sevap kazanır. Bir farzı eda eden de, başka aylarda yetmiş farzı yerine getirmiş gibi sevap alır.”
- “Bu ay, mü ‘minin rızkının arttığı bir aydır.”
- “Ey Müslümanlar, Büyük ve mübarek bir ayın gölgesi üzerine düştü. Bu, içinde bin aydan daha hayırlı olan KADİR Gecesinin bulunduğu bir aydır.”
- “Bu ay, Allah Teâlâ’nın, gündüzlerinde orucu farz; gecelerinde teravihi nafile ibadet kıldığı (mübarek) bir aydır.”
- “Bu ay, sabır ayıdır. Sabrın karşılığı da cennettir.”
- “Bu ay, ihsan, yardım ve eşitlik ayıdır.”
- “Kim bir oruçluyu iftar ettirirse, bu onun günahlarının bağışlanmasına ve cehennemden kurtulmasına sebep olur. İftar ettirdiği Müslümanın aldığı sevaptan bir şey eksilmeksizin onun kazandığı kadar da ayrıca sevap kazanır.”
- “Ümmetim ramazanın faziletini bilmiş olsalardı, bütün senenin ramazan olmasını temenni ederlerdi.”
"11 ayın sultanı" deyimi Türklerin verdiği bir
sıfattır. İslâm'da böyle bir şey yok, ne Kur'ân'da, ne de hadislerde Ramazan
ayı için sultanlık sıfatı kullanılır. Bunlar Türklerin, Ramazana verdiği
değerin, saygının ifadesi olarak kültürümüze geçmiştir. Niçin 12 ayın değil de
11 ayın deyimine gelince: 11 kişi düşünün. Bunlar sıradan insanlar. Bunların
başında bulunan insana sultan denilir. Sultan bunlar gibi sıradan insan değil,
padişahtır. Artık padişahı o 11 kişiden biri saymak olmaz. Aylar on ikidir ama
bunların biri ayrılıp sultan yapılmış, artık sıradan ay olmaktan çıkmıştır. O
sultandır. Kimin sultanı, geride kalan sıradan 11 ayın sultanı. Ben bunda
yanlış bir şey görmüyorum. Ramazan kendisi sultan olduğuna göre artık onu öteki
sıradan aylardan saymak uygun olmaz. Bunun açıklaması böyledir. Başka
bilmiyorum. Dediğim gibi bu tabir Türklere özgü bir saygı ifadesidir. Selamlar. “ Süleyman Ateş hocanın cevabı "